Zonguldak Masaj Salonu-Masöz Esra
Zonguldak Masaj Salonu-Masöz Esra
Zonguldak Masaj Salonu-Masöz Esra Onu harekete geçirerek kuşku duymasını öğrettiğim şeyleri anlamasını, şimdi soğukluğum öğretiyor ona; fakat bunu kendisinin keşfettiğini sanacak şekilde yapıyor. Böylece beni şaşırtarak tuzağa düşürmek ister; cesarette beni geçtiğine ve bunun beni onun tutsağı yapacağına inanmak ister. O vakit, tutkusu kararlı, enerjik, kati ve diyalektik; öpüşü tam; sarılışı tereddütsüz olur.- Bende özgürlüğünü arar ve ben onu ne denli sıkıca kuşatırsam özgürlüğünü daha iyi bulur. Nişan birden bozulur. Bu vaka olduğunda birazcık beklemesi gerekecektir, bu yırtıcı kargaşadan hiçbir şey çıkmayacağını görmelidir. Tutkusu kendini yine yaratır ve benim olur. Edvard döneminde onun okuyacağı şeyleri dolaylı olarak yönetmiştim, şimdi ise doğrudan yönetiyorum.
Ona önerdiğim şeyler en iyi gıda olarak gördüklerim: Mitoloji ve peri masalları. Fakat o yine de, her şeyde olduğu benzer biçimde bunda da özgür; kendisinden öğrenmediğim hiçbir şey yok bunda. Ancak başlangıç olarak bir şey yoksa eğer, İlk olarak ben bir şeyler koyuyorum. Hizmetçi kızlar yazın Dyrehaug’taki parklara gittiklerinde orada çoğu zaman kafi eğlence yoktur. Kızlar oraya yılda bir kez giderler, o yüzden de oranın ellerinden geldiğince hazzını çıkarmak ihtiyacı hissederler. Şapkalar takıp şallar sarınmaları ve her bakımdan kendilerini çirkinleştirmeleri gerekir. Neşeleri vahşi, yakışıksız ve şehvetlidir.
Zonguldak Masaj Salonu-Masöz Esra
Zonguldak Masaj Salonu-Masöz Esra Evet, o zaman ben Frederiksberg parkını yeğlerim. Oraya pazarlan öğle sonu gelirler, ben de öyle. Orada her şey yakışığında ve naziktir, neşelenmeleri daha sessiz ve daha incedir. çoğu zaman, hizmetçi kızların kıymetini bilmeyen bir insanın kaybı onlarınkinden daha çoktur. Bu karmakarışık hizmetçi kızlar sürüsü aslına bakarsak Danimarka’nın en güzel sivil gücüdür. Ben kral olsaydım yapacağım şeyi biliyordum-askerlerin geçit törenini izlemezdim. Belediye meclisinde bir üye olsaydım hizmetçi kızları, zevklerini değiştirmeleri ve kendilerine özen göstermeleri için olası her yolla, sezgiyle, öğütle, öneriler ve uygun armağanlarla teşvik edecek bir sosyal yardım komitesi kurmak için harekete geçerdim. Güzellik niçin ziyan olsun?
Niçin yaşam boyu fark edilmeden kalsın? Hiç olmazsa haftada bir defa en faydalı şekilde ışığa çıksın hiç değilse! Fakat hepsinden çok, zevkimiz ve sınırımız olsun. Bir hizmetçi kız hanımefendi gibi görünmemeli, buraya kadar, Politivennen’e katılıyorum, fakat bu saygın gazetenin ortaya sürdüğü gerekçeler tümüyle yanlış. Bu yolla hizmetçi derslikında arzu edilecek gelişmeyi umut edebiliyorsak bunun evlerimizdeki genç kızlar üzerinde de yararlı etkisi olmaz mı? Yoksa Danimarka için bu konuda hakkaten eşi olmayan diye nitelenecek bir gelecek görmek çok mu cüretkârlık olur?